Bisiklet, geçmişi biraz belirsiz bir icat gibi gözüküyor. Aslında bu belirsizliği belki de yaygın kelime anlamlarına bile bakarak fark edebiliriz. “Tekerlek üstünde gitmek”, “İki teker” gibi etiketler keşfinin kolektif bir çizgide gerçekleştiğinin basit bir örneği. Bir kişinin ya da bölgenin adını taşımaması bu noktada çok önemli. Bu belirsizlik, dilimizde bile bisiklet, velespit gibi eş anlamlı sözcüklerle ifade edilmesi bisikletin kökeni ve geleceği hakkında araştırma yapmayı zorlaştırıyor.
Bu iki tekerlikli aleti aslında icat edilmiş ulaşım araçları arasında farklı kılan şey tasarımının insani olması. Tabi bu insani olmaya birebir şablon benzerliği şeklinde yaklaşmamak lazım. Böyle bir şeyin olduğunu söylemek imkansız. Ama farklı bir açıdan bakmak gerekirse; mesela arabanın binek hayvanlar gibi dört teker merkezli olması veya deniz taşıtlarının su canlılarına benzediğini düşünülebilir. Ama bisiklet ve motor cinsleri için bu söz konusu değildir. İki tekerlekli yaygın kullanımlarını baz alırsak dengenin ikili uzuvlar tarafından sağlanması durumunun canlılar alemindeki karşılığı insan ve primatlarda vardır.
Hayatın garip bir cilvesi olarak bisiklet sadece tasarım olarak değil, tarihi ilerleyiş olarak da insanlığın ilerleyişine paralel bir ilerleyiş gösteriyor. Dünya’nın her yerinde pek çok taşıt, kullanıcıları üzerinden sahip olunması gerek olan haklara doğal olarak kavuşabilirken, bisikletin yaygınlaşması ya da bisikletlilerin trafikteki kaderi tamamen ülkelerin politik tutumlarına ve yatırımlarına kalmış durumda. Sıradan bir insanın yaşam olanakları neye bağlıysa bisikletin de kaderi ona bağlı.
Uçan Güvercin’i düşündüğümüzde acaba en çok satan bisiklet olması en iyi bisiklet olduğu anlamına mı geliyor? Yoksa arkasında politik tutumlar mı var? Bunu sürmeden bilmek mümkün değil. Aslında bir ürünün dünya çapında bir listede önemli bir sıraya girmesi o ürünün fiyat-performans açısından önemli bir fikir vermesi gerekir ama söz konusu bisiklet olunca bu pek mümkün olmuyor.
Yaklaşan gelecekte bisiklet kavramının pek çok özelliğiyle birlikte tekerleklerinden de kurtulacağını düşünüyorum. Ama evrimleşmesi hangi noktaya gelirse gelsin doğa duyarlı ve en çevreci ulaşım aracı özelliğini hiçbir zaman kaybedeceğine inanmıyorum.